Anadolu Selçuklu Devleti’nin Dağılışı ve Yıkılışı

Anadolu Selçuklu Devleti’nin Dağılışı ve Yıkılışı

Kazvini'ye göre Moğol istilasından önce Anadolu Selçuklu maliyesinde devlet gelirleri 27 milyon dinardı. Moğol istilasında sonra büyük ölçüde düşmüştür, 1336 yılında 5 milyon 537 bin dinardır.

Moğolların baskısının iyice artması üzerine, Anadolu Selçukluları birkaç başarısız ayaklanma denemesine giriştiler. Üstelik, bu ayaklanmalardan birinde Memlüklü Sultanı Baybars'tan yardım istediler. 

Ordusu ile Anadolu'ya gelen Baybars 1277 yılında Elbistan ovasında Moğolları darmadağın etti. Ancak, Sultan Baybars'ın ülkesine geri dönmesinden sonra, Moğolların intikamı acı oldu. Çok sayıda insanı acımasızca öldürdüler. 

Bundan sonra Anadolu tümüyle Moğol egemenliğine girdi. Anadolu'yu atadıkları valilerle yönettiler. 1308 yılında, son sultan II. Mesud'un ölümünden sonra Anadolu Selçuklu Devleti yıkıldı.

Türkiye Selçuklu Devleti'nin II. Gıyaseddin Mesud'un 1308'de ölümü ile resmen de son bulduğu genellikle kabul edilen bir görüştür. Ayrıca II. Mesud'un yerine V. Kılıç Arslan'ın geçtiği, böylece hanedanın 1318 yılına kadar sürdüğü de ileri sürülmektedir. 

Sultan Mesud'un 1308'de ölümünden sonra Konya'da Selçuklu tahtına V. Kılıç Arslan b. III. Gıyaseddin Keyhusrev çıkarılmasına karşın, gerek Anadolu halkı, gerekse Moğollar tarafından kabul görmemiştir. 

1317 yılında İlhanlı hükümdarı Ebu Said Bahadır tarafından Anadolu valiliği görevine Timurtaş getirildi. Konya'da o sıralarda Selçuklu tahtında Sultan V. İzzeddin Kılıç Arslan oturuyordu. Timurtaş, Kayseri'yi başkent yaptı ve padişahtan bağımsız olarak Anadolu'yu oradan yönetmeye başladı. 

V. İzzeddin Kılıç Arslan 1318'de Konya'da öldüğünde, Timurtaş ne ölmüş padişahın oğlu ve yasal varisi Şehzade Alaeddin'in (1365'te öldü) ne de Selçuklu hanedanının herhangi bir temsilcisinin tahta çıkmasına izin vermedi.

O. Turan, Hamdullah Kazvini'nin 1334 yılında yazdığı tarihinden aktarımıyla Selçuklu saltanatı adının artık kalmadığı, onlardan bazılarının da "sahillerde ve uçlarda henüz padişah" olduğu kaydından yola çıkarak, bu durumun uç beyliklerinde bazı Selçuklu şehzadelerinin bir süre daha yaşamış olduğunu doğruladığını söylemektedir. 

Ona göre Anonim Selçuknâme'de yer alan "Sultan Alaeddin bin Süleymanşah bin Melik Rükneddin bin Sultan Gıyaseddin Keyhüsrev bin Alaeddin Keykubâd'ın 765 Muharrem/Ekim 1363 yılında şehit olduğu" hakkındaki kayıd, hanedan mensubu şehzadelerin, sultan değil ancak şehzade olarak bu tarihe kadar var olduklarını ortaya koymaktadır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

II. Osman Han

II. Mehmet (Fatih Sultan Mehmed)

Bosna Tarihi